29 Ekim 2008 Çarşamba

Evlilik

Genel düşünceye nazaran benim daha çok ciddiye aldığım şey.
Peki bu beni evlilik yandaşımı yapıyor,hayır.
Şimdi evlilik 2 farklı bireyin tek bir birey haline gelmesidir.Artık sen,ben yok biz vardır.Hatta sizin yaşamlarınızdan çıkar olay artık ailelerin birlikteliği de başlar.
Peki bu derece birleşme sıkıntı çıkarmazmı.Eğer "o" doğru kişiyse,çıkarmaz. Düşünceleriniz,alışkanlıklarınız,duygularınız zaten artık birlikte çalışır.Ki bu tam anlamyıla bir kölelikte değildir.Bunu isteyerek,bilinçli olarak yaparsınız.
Aldatmak gibi bir kavram zaten düşünülmez bile.Çünkü bu kuruma girecek birini bulduysanız zaten başkasına ihtiyacınız yoktur.Ölüm bizi ayırana kadar değil öldükten sonrada birlikte olmak...
Yoksa normal ilişkilerde olduğu gibi bir yaşam olacaksa neden evlilik?
Peki bu gibi düşüncede mi insanlar evlenirken,hayır!
Para,ün,gelecek garantisi,evde kalma korkusu,sosyal çevre,aile baskısı,töre,aşık olduğunu sanıp atlamak,bebek vs...
Peki evlilik tam olarak insan psikolojisiyle uyumlumu,hayır!
Yukarda saydığım şeylere kaç kişi hayatı boyunca bağlı kalabilir.Hatta ölümsüz aşk diye bir şey varmıdır?
Peki daha da önemlisi evlilik zorunlulukmudur?
35-40 ı bulduğunuzda hala evlenmediyseniz sanki bu ayıp bir şeymiş gibi gözükülür.Oysa biz olacak kişi yoksa neden evlenmiş olmak için evlenilsin ki? İnsan pek hala düzeyli birlikteliklerle hayatını tamamlayabilir.
Belki çocuk için evlilik kabul edilebilir.zira miras hakkı,çalışmıyorsa eşin ve çocuğun ortada kalmaması meselesi vs.
Toparlarsak evlilik sanılandan da ciddi bişeydir ancak asla bir zorunluluk değildir.İnsan doğasının hayat boyu tek eşliliğe musait olmaması da bir dezavantajdır.
Ancak hiç mi umut yoktur?
Eğer bu dezavantajı yok edebilecek bütün sorunları silip atabailece o kişiyi bulduysanız zaten evlenmek üzeresinizdir.Yoksa gerisi hikaye...

25 Ekim 2008 Cumartesi

Blogger Yasaklandı

Dünyanın en büyük blog servisi blogger(blogspot) Türkiye'de yasaklandı.
Bu son gelişme internetteki yasaklama anlayışının sürdüğünü göstermekte.Daha önce başta Youtube olmak üzere çoğu site çeşitli suçları işlediği gerekçesiyle kapatılmıştı.
Açıkçası büyük ihtimalle yurt dışında hazırlanan bir blog yüzünden bu olay gerçekleştiğini düşünüyorum.Aynı şey youtube içinde geçerli.
Düşünsenize yurt dışında büyük ihtimalle 10-15 yaşındaki bir çocuk,Türkiye Yasalarına göre suç olan bir video hazırlayıp bunu youtube'a koyuyor.Peki biz ne yapıyoruz...
Youtube'u kapatıyoruz.
Hayır...
aslında sadece Türkiye'den erişimini engelliyoruz.Yani biz görmeyelimde dışarda nolursa olsun mantığı hakim.
Aynı şey blogger içinde geçerli.Sorunu çözmek yerine binlerce blogu yasaklıyoruz(bakın kapatmıyoruz)
Şimdi soru şu...bir süre sonra bu yasaklar bittiğinde aynı çocuk aynı olayı neden yapmasın?

1 Ekim 2008 Çarşamba

Dogma 95

DOGMA 95:

—“Dogma 95 tarafından belirlenen kurallar:
1. Çekimler stüdyo dışında yapılmalıdır. Sahne donanımı ve setler içeri taşınmamalıdır. (Hikaye özel bir sahne donanımı gerektiriyorsa, stüdyo dışında bu donanıma uygun bir mekan seçilmelidir.)
2. Ses, kesinlikle görüntülerden ayrı olarak üretilmemelidir ya da tersi. (Sahne içinde üretiliyor olmadığı sürece müzik kullanılmamalıdır.)
3. Kamera, el kamerası olmalıdır. El kamerasıyla elde edilecek hareketlilik ya da hareketsizlikler serbesttir. (Film, kameranın durduğu yerde çekilmemeli; kamera filmin olduğu yerde olmalıdır.)
4. Film, renkli olmalıdır. Özel ışıklandırma kullanılamaz. (Eğer çekilecek olan sahnede filmin pozlandırması için çok az bir ışık söz konusuysa, sahne kesilmeli ya da tek bir lamba kameraya iliştirilmelidir.)
5. Optik numaralar ve filtreler kesinlikle yasaktır.
6. Film, gelişigüzel aksiyon içermemelidir. (Öldürme, silahlar, vs. bulunmamalıdır.)
7. Zamansal ve coğrafi yabancılaştırmalar yasaktır. (Kısaca film, şimdi ve burada geçmelidir.)
8. Tür filmleri kabul edilemez.
9. Film formatı 35 mm olmalıdır.
10. Yönetmen, jenerikte belirtilmemelidir.
Ayrıca yönetmen, kişisel adlardan sakınacağına, artık sanatçı olmadığına, anları bütünden daha önemli gördüğü gibi, bir 'iş' yaratmak- tan kaçınacağına, en büyük hedefim karakterlerinden ve ortamdan gerçeği açıkça çıkarmak olacağına ve bunu elinden geldiğince ve iyi tadlarla estetik faktörler pahasına yapacağına and içer.”
-Lars von Trier, Thomas Vinterberg, Kristian Levring, ve Søren Kragh-Jacobsen tarafından oluşturulmuştur.
-Önemli dogma filmleri:geri zekalılar(Lars von Trier) ,festen (Thomas vintenberg) , the king is alive (kristian levring)

Etiketler: